Üstü kapalı bir misyonun uzantısı olarak blogumuz dahilinde zaman zaman kulak kabarttığımız yerli çalışmalara da yer verme gayretimizin ikinci adımı mahiyetinde ( Portecho’yu takiben ) Zi Punt’un yine Elec-Trip etiketiyle 2008 yılında çıkardığı “Nudge Nudge” isimli çalışmasını da nazar-ı dikkatimizin dar delikli süzgecinden geçirip sizlere aktarmak niyetindeyiz. Uzunca zamandır akıl köşemde pusuda yatan bu çalışmayı Bağdat Caddesi, Kadıköy ara sokakları, Bostancı ve bilumum sahil yollarında arabamın ön camları açık, sunroof “let the sun shine in” konumunda ve volume denilen tuş hoparlörlerden ilk deforme ses gelmeye başladığı yüksek seviyede sabitlenmiş bir durumda fazlasıyla hatmetmiş ve etrafla da biraz etraflıca üleşmiş durumda olduğum için, artık albüm hakkında yazı yazılası bir kıvama geldiğimi düşünüyorum.
Zi Punt’la ilk defa Rolling Stone dergisinin verdiği toplama CD’deki parçaları ile tanışmış, sonrasında bu yıl 8.si gerçekleştirilen One Love festivali kapsamında hayli geç bir saatte bakalım içeride ne var diyerekten süzüldüğüm otto @ santralistanbul hudutları içinde dinlemiştim. Başlangıçta “Ulen bunlar yerli olamaz” kastırmasıyla yaptığım araştırmalar sonucunda kendilerinin Zi Punt olduğunu idrak etmemle, çalan müzikten daha da bir keyif almaya başlamam eş zamanlıydı sanırım.
Zi Punt aynı zamanda Elec-Trip etiketinin başında yer alan, birçok çalışmada prodüktör kimliğiyle emek vermiş, Radyo ODTÜ kurucusu, eski Rebel Moves üyesi Oğuz Kaplangı ( gitar ); Türkiye’de doğup İran, Bulgaristan, Kostarika, Gana ve Birleşik Devletler’de yaşamış, çeşitli toplama çalışmalarda yer almış ve Elec-Trip kurucu ortağı Chi K. ( vokaller ) ve Yeni Zelanda doğumlu, Orange lakaplı aynı zamanda video sanatçısı da olan Reuben de Lautour’dan (synths, samplers, keyboards ) müteşekkil bir kadro. Orange’ın Zi Punt’a katılımı Ocak 2008. Öncesinde projede yer alan bir diğer önemli isim de Uğurcan Sezen ( synths, samplers ). Zi Punt’la da ilk tanışıklığımıza yol gösteren electro-trip vol. 1 çalışmasının mastering işlerini de yapan Reuben de Lautour, İTÜ bünyesindeki MİAM ( Müzik İleri Araştırmalar Merkezi ) dahilinde dersler veren, DJlik de yapmış ve müziği okulunda ( Princeton Üniversitesi ) çalışmış önemli bir isim.
En özetinde hayli takdiri hakeden ortalama üstü bir electro-rock albümü olarak tanımlanabilecek çalışmanın en kuvvetli yanı Chi K.’nın feminen ( subjektif görüşüm olarak erotik ifadesini de ekleyebilirim ), güçlü, baskın, temiz, pürüzsüz ve lezzetli vokallerine eşlik eden kuvvetli synthlerin ve elektro tınıların tam ayarında gitar riflerine özenle yedirilmiş dengeli ve olgun hali. 2008 sonlarında Almanya’da da vitrine çıkan çalışmaya adını veren açılış parçası “Nudge”ın klibini ( Levent Kazak tarafından çekilmiş ) aşağıdaki linkten izleyebilirsiniz.
http://www.vimeo.com/5043995
İkisi enstrümental 14 parçadan oluşan albümün açılışı, Chi K.’nın boşlukta salınan vokallerini her defasında tüylerimi diken diken ederek aralayan nefis bir bas melodisi ile yapılıyor. Güçlü vuruşlar, keyifli gitar destekleri ve elektronik süslemelerle ilerleyen parçanın nakarat kısmı biraz fazla yoğun olsa da albümün sonrası için kendimize biraz daha çeki düzen vermemizi fazlasıyla sağlıyor. “Majestic Bear” çiğ ve distort bir gitar tınısı eşliğinde şekillenen basit ve keskin bir melodi üzerine kurulu. “Sleepless” sübjektif kriteri aşan derecede ortak imza altına alınabilecek dozda erotik bir vokal, uykusuzluğa çareler listesini içeren basit sözler, ritmik gitar vuruşları birlikteliğinde albümdeki vasat üstü, alkışı hakeder çizgiyi düşürmeden sürüklüyor. “You’ve Got It All” biraz daha standarta yakın vokaller ama bu defa daha kuvvetli bir gitar melodisi ile devam ediyor. Albümün devamında tempo biraz daha orta yol bir kıvama doğru giderken electro-rock hafiften electro-pop ve diskoyla flört etmeye başlasa da sağlam gitar rifleri ve güçlü synth melodileri samplelar arasında başrolden geriye adım atmıyorlar. “Zift Phunk” vokalsiz de lezzeti yerinde bir parça olabileceğinin ispatı olarak tempoyu tekrar güçlendirirken, “Small Time Crooks” aksak ritimleri ile biraz daha farklı bir rüzgarın yelken şişirmesinde kendi yolunu buluyor. Albüm orta halli bir 80ler sonu romantik pop parçası kıvamındaki “Two Lives Crossing” ile son bulurken Zi Punt zihnimizde okkalı bir yer edinmeyi kesinlikle başarıyor.
Vokalist Chi K.’nın karizmatik sahne duruşuyla canlı performansları da ilgi çekici olan Zi Punt’u ve dolayısıyla yeknesak güzergahlarımıza nefis ara pasajlar halinde kaliteli ve incelikli müzikal manzaralar zerkeden Elec-Trip etiketine de alkış tutuyoruz albüm sonrasında.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder