12 Kasım 2009 Perşembe

NHK. Unununium. Raster Noton. 2008

Nakavt öncesi gardı düşmüş bir halde elektronik müziğin farklı dilimlerinden hafsalamıza gölgesi düşüveren albümleri, kafa uçuklatan parçaları, ardı arkası kesilmeyen oradan o, buradan bu ve şuradan da şu hem de duble CD tadında çıktı haberlerini takibe hasletmekteyiz kendimizi son zamanlarda. Adeta sağlı sollu darbelerle bizi hayatın akışkanlığına karşı mıhlayan bu çalışmalara meydan okuma gayretlerimiz olsa da, bazen elimizi ve dimağımızı frene tutulmuşçasına ağır çekim kılan, kan akışımızı durağanlaştıran ve zamanın geri dönülemez yazgısıyla işbirliği yaparak bizi tuzağına düşüren bu duruma isyan halindeyiz. Ancak bunlarla cebelleşip iştigal eylerkene de bir arındırıcı / tatlandırıcı unsur olarak aklımızda hep bu satırların hayali ve dahi keyfiyeti salınmakta.O yüzden farkındayız ki arayı bir hayli açtık. Sonraki cümlemiz de bundandır, buyrunuz : Bu yeni albüm seçkilerini analiz masasına yatırmadan, sanal alemde de olsak takdir edip takibimize olur deyiveren dostlara içinde bulunduğumuz ve bloga tembellik ve bir türlü güncelleme yapamama halet-i ruhiyesi olarak yansıyan bu atalet statüsü için ziyadesiyle özür dilemekle başlamak isteriz. Ez cümle kusura kalmayınız, ama okumaya kalınız.

Raster Noton’dan ne pişerse tadından yenmiyor demişken, ajandaya RN etiketli yeni bir katalog numarası peydahlandı mı içim kıpır kıpır oluyor. R-N 111 / R-N 119 kod adları, araları dahil bir şekilde halihazırda kenara not edilmiş bu çalışmalardan ilkinin yorumlarıyla sanal alem blogosferine son sürat ve hakikatli bir yeniden girizgah edesimiz var. Hayırlısı…

RN’un fiiliyattaki baş aktör ve sorumlusu Carsten Nikolai bu etiket altında sadece müzik üretimini farklı bir algı ve yaratım seviyesine iteklemekle kalmayıp, çoğul sanatsal disiplinlere de açılımlar sağlayan, bunu filizlendiren ve tetikleyen bir paylaşım platformu yaratmış durumda aslında. Aynı anlayış ve gayretlerle sulanan bu düşünceler, gün yüzüne bazen bir albüm, bazen bir etkinlik, bazen bir kitap, DVD veya sergi gibi farklı formlarda zuhur etmekte. Ancak bizi derinden etkileyen bir elektronik müzik etiketi olarak net bir şekilde buradan çıkan her albümü arşivlik bir kıymetli evrak mahiyetinde edinip saklamak gerektiğini düşünüyoruz. Vakti zamanında kör topal Berlin ara ve yan sokaklarında ziyadesiyle yorgun argın bir halde bir elektronik müzik etiketinden diğerine zıplamakla meşgulken denk gelinen, içinden çıkılması bir türlü istenemez bir nev-i müzikal tarikat mekanı olan Staalplaat’a cepteki tüm maddi varlığımı arsızca boşaltırken; R sırasında Noton uzantısını komple sömürmüş, kasa fişinde yazan meblağın o dükkanda o zamana kadarki en kallavi tutar olduğundan da baş mühendis Gert Jan kardeşimiz tarafından şahsına bir içki ısmarlanmış ve hatta birkaç değerli Staalplaat albümünün hediye kabilinden birine de ıslak imza çiziktiriverilerek ( aman bizim çiçekçi duymasın ) sunulmuş olduğu bir musikişinas olarak, Raster Noton’u kategoriler üstü farklı bir skalayı hakeder etiketlerden biri olarak hatmetmeyi vazife edindiğimi de itirafla belirtmek isterim. Bu ne şimdi ? Blogger konuya odaklan lütfen…


Bahsi geçen 9’lu paket, albüm süreleri şimdilik 20 dakikalar civarında gezinen, EP tabir edebileceğimiz ve “unun” serisi olarak isimlendirilmiş çalışmalardan oluşuyor. Kimya derslerindeki periyodik cetvelin 111-119 arasına referansla yunan atom numaralarıyla isimlendirilen bu serinin ilk durağı unun’a ilaveten gelen unium’dan müteşekkil, japon ikili NHK’nın imzasını taşıyor; “unununium”. İsmen anmak gerekirse NHK, 2006’dan bu yana ortak çalışmalar yapan Kouhei Matsunaga ve Toshio Munehiro’dan oluşuyor.

Kouhei aralarında daha faal olan ve dolayısıyla müzikal yelpazesi biraz daha geçmişe uzanabilen isim olarak ön plana çıkıyor. İlk izlerini 1998 yılında, anmaktan her daim keyif aldığımız ve bir nev-i genetik kodlarımızı resetleyen Mille Plateaux etiketiyle yayınlanmış “Upside Down” çalışmasında buluyoruz Kouhei Matsunaga’nın. 1992 yılından bu yana deneysel elektronik müzik arenasında üretimler yapan sanatçı Merzbow, Asmus Tietchens, Frans De Waard, Pan Sonic gibi yüksek karatlı müzisyenlerle de çalışmış. Hatta sonradan da bir iki derleme albüm yayınlayan bir de etiket kurmuş. Sanatçımızın bir diğer özelliği de çizimler yapması. Buyrunuz bir de örnek verelim sizler için.



6 parçadan oluşan albümü tanımlamak için ardı ardına sıralayacağımız ifadelerin toplamını tahayyül etmenizi rica edeceğiz. Ritmik, çiğ, sert, haşin, kuru, deforme, yoğun vb. Altyapıda teknoesk yüksek bir temponun tutturulduğu çalışmada, üst katmanlarda ise ayarı bozulmuş ses yumakları, ilk dönem Atari oyunu efektleri, pili bitmeye yüztutmuş oyuncak viyaklamaları gibi işitsel kümelenmelerden bahsedilebilir. Zaman ve uzamın ötesine kayıveren, anlık bir sürecin içinde şekillenen döngülerin etrafında belirli bir yoğunlaşma sonrasında çözülüveren parçalar. Bedene girip işlevini yapıp hemen terkeden bir nevi şırınga misyonu taşıyan bir çalışma yada.

Bir yanda gürültü müziğinin arkaik yansımaları, öte yanda ilerici bir elektronik müziğin soyut ve deneysel okumaları; ve bunların arasından peydahlanan, adeta minimalizme bir eşik atlatan, bizi algı çıtalarımızı bir kademe daha yukarı doğru ayarlamaya forse eden yeni bir müzikal düzenlemenin etkisinde 6 çılgın parça. Favori seçmek istemesek de ekstra kulak kabartmayı hakeden üç parça olarak açılışı yapan “Entire Set”, Pan Sonic etkileşimli “Show Two” ve daha kompleks ve hızlı bir yorumun yapıldığı “Entire Set 2” belirtilebilir.

Sözlerin olmadığı ( yada ihtiyaç duyulmadığı ) bir düzlemden bedenimizdeki her duyargaya farklı sinyaller gönderme becerisine hakim bu mini albümde bizi derinden etkileyenlerden biri de, tüm bu kaotik yapının içinde yine de başat figürün ritmik ve takip edilebilir yapı olduğunu düşünmekteyiz. Zaman zaman kesik vuruşlar, uzayıp giderek bunların üzerine yığılan işitsel ögeler gerçekten farklı bir müzikal üretim biçeminin gölgeleri kıvamında.

Serinin 2008 yılı sonunda yayınlanan glitch, abstract etiketli bu ilk adımının ardından gelen diğer çalışmalar önümüzdeki yazılarımıza bolca malzeme sağlayacak nitelikte. Büyük bir heyecanla deşifre etmeye devam etme niyetiyle…



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder